Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Estelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Tenya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerit
- Sundurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Hayat
- Öncesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezeli
- Metanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
- Başmakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı
- İmgelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebe, Körpe, Çağa
- Şartsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşulsuz
- Kural Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Düvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamuk, Şibih Mün Harif; Devletler
- Han kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kervansaray
- Terbiye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
- Başarısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Gökyüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema
- Rant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp
- Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
- Münhani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Zengin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
- Görgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
- Haç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Zanneylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
- Yanardöner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıştım Yandım, Janjan
- Mecburen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlulukla
- Mülteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan
- Şifalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Aksetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Ulaşmak, Vurmak, Yansımak
- Kâşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Senlibenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Arife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Gün, Bir Önceki Gün
- İndeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge, Liste
- Gözü Tok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Uzaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak
- Yemeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
- Uygar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî
- Titiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Müşkülpesent
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü