Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Metanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
- İhmalkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklık
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Dalalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapkınlık, Azgınlık, Yoldan Sapma, Sapınç, Doğru Yoldan Ayrılma
- Bu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Usare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özsu
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Eyvah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüh, Yazık
- Soluklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Cembiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hançer
- Bası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tab
- Mecruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaralı
- Yapışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Sataşmak, Tutmak, Musallat Olmak
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Tıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokmak
- Yer Bilimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jeolog
- Klitoris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bızır, Dılak
- Velinimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
- Med kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma
- Banmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak
- Büyütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Mübalağa Etmek, Bakmak
- Pusarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puslu, Serap
- Toto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Yavan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Yağsız, Bilgisiz
- Çalgı Aleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı
- Patronaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetim
- Bağıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
- Sürüşken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Varsayımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farazi
- Nem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
- Fitnekârlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Pideci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı
- Değerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
- Yuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuf
- Gammazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğullamak, Kötülemek, Satkınlık Etmek
- Dokunaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlü, Üzücü, Etkili, Acı, Acıklı, Ağır, Hazin, Müessir, Tesirli, Yanık
- Kazamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Rendelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaçlamak
- Başkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
- Kabul Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü