Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cep Faresi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Meziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
- Gönderilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- İstimlâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamulaştırma
- Baştan Savma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Üstünkörü
- Eşref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Kutsal, Çok Onurlu, Çok Şerefli
- Rıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, İstek, Onaşma, İzin, Olur
- Pus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu, Sis, Ağartı
- Klarnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gırnata
- Mamaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla
- Müteferrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık
- Derebeylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feodalite
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Lekelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Pişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadim, Yeringen, Üzülen
- Uyumamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Şükran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Yükümü, Gönül Borcu, Minnettarlık, Teşekkür
- Merkep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
- Acınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
- Dincelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak
- Celse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İclas, Oturum
- Zati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Yaraşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
- Sütnine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daye
- Asıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs
- Kuyudat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtlar
- Kavlıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- Mihmanhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konakçı, Otel
- Dağılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Mahlul
- Hitap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
- Şaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taaccüp
- Saydam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeffaf, Transparan
- Teksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Perukar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- İntikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Geçiş, Geçit, Anlama, Kavrama
- Üryan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Bucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Kasaba, Kenar, Köşe, Nahiye, Yer, Zaviye
- Tuğyan Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Taşmak
- Rönesans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diriliş
- Kavilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak
- Bilgicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safsata, Sofizm, Safsatacılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü