Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Teksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Gelişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Tekâmül
- Melül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Bezgin
- Atraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Abonelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcülük
- Küçücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Keloğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Operatörlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrahlık, Dizgicilik, İşletmenlik
- Yötel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksürük
- Yazığı Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
- Sülün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgavul
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
- Kabarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak
- Çelişkilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırılık, Zıtlık, Tutarsızlık
- Gurup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Asuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
- İstifra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Peruka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
- Vahdaniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
- Kurtarıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halaskâr, Kurtaran
- Samanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Külünk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa, Kazma
- Tüketilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Irakgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
- Boğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmik, Kursak, İaşe, Dar Geçit, Yeme İçme, Gebe Hayvan
- Haddinden Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Verecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç
- Müsteşarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcılığı
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Billurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kristalleşmek, Netlik Kazanmak, Tebellür Etmek
- Etüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırma, İnceleme, Mütalaa, Müzakere, Ek Çalışma, Ek Ders
- Sitayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Bozulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
- Peyzaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
- Sağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
- Tepke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilimünakis
- Arkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü