Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eref ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Yağmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmet, Bereket, Bolluk, Çokluk, Siper, Yağış
- Tokatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalaklamak
- Suni Saç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peruk
- Sık Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Aralıkla, Sık Olarak, Sıkça, Tez Tez
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Milletlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Teessüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Acıma, Üzülme, Acınma, Yerinme, Yazıklanma
- Lağvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak; Geçersiz Kılınmak, Feshedilmek
- Dolambaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Arabozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
- Üstlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- Üşenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinmek, Tembellik Etmek, Yüksünmek
- Iralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek
- Emekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
- Habersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıksız
- Epey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
- Çamurlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak
- Misal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
- Hayalperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsever, Düşlemci
- Turuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenci
- Talihsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şanssızlık
- Dengeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Gece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam, Geceleyin, Tün, Şeb
- Şekva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- İmtiyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık, Muafiyet, Bırakı, Gedik
- Zenginleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkınmak, Palazlanmak
- Bağışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Öğrenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
- Cüsse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Yapı
- İthalatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış alımcı
- Sağman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağılan, Sağımlı, Sütlü
- İhtiva Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, Kapsamak
- Hayal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlemek
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Damıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmbik
- Kim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ki
- Yazıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra
- Ağırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü