Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dincelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak
- Nefret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme, Çiğrinme
- Vitamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıda
- Cangıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
- Gedikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
- Namevcut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Anıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Estelik
- Masum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz, Günahsız, Saf, Temiz, Yazıksız, Küçük Çocuk
- Çaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalı, Diken
- Ürün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
- Dolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak, Tamamlanmak, Kaplamak
- Girme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Tezce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Sıyrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Çıkmak, Kurtulmak
- Referans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Kaynak, Tavsiye, Tanıtmalık, Yeterlilik
- Gurbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt Dışı, Yadel
- Sûr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Levha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta, Resim, Safiha, Tablo, Resim, Abela
- Aceleci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvecen, Acul, Çabuk, Farfara, Kıvrak
- Çizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
- Hiçlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Toslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak; Çarpmak
- Paleografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilim
- İfade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
- Karar Tutma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
- Düşünce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
- Senlibenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Komplike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
- Diyalektik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyeleksel, Eytişim, Eytişimsel
- Mitoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
- Göz Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Gezdirmek
- Tiksinerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Çalıkavak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Kavağı
- Bazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
- Yüklenici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit, Üstenci
- Epizot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluntu, Olut, Dilim, İkinci Derecede Olay
- Adaletsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Aylakçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avarelik Aymak
- Muavenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Mazmunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kof
- Duruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi, Sekte
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü