Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Batmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- Bikes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesiz
- İbrişim Kurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
- Çekingen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek, Utangaç, İçine Kapanık, Pasif, Tor, Sıkılgan, Muhteriz
- Nevbenev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
- İlgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edat
- Zayi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yitmek
- Alıkoymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekletmek, Engellemek, Ayırıp Saklamak, Hapsetmek, Saklamak, Tutmak, Yubatmak
- Koridor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dehliz, Gezinti, Beçenek, Dar Geçit, Geçenek
- Servet Sahibi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin
- Beter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
- Muvakkaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvakkati
- Toplanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu
- Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
- Alev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalaz, Yalım, Alaz, Kıvılcım, Şule, Yalın
- Plaçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapul
- Parıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Nur, Şaşaa, Şimşek
- Çekinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Seyir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyüş, Gidiş, İzleme, Temaşa, Piknik, Bakma, Eğlendirici
- Morg kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölühane
- Şeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altı
- Değmedüşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- Mırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Tanış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanıdık
- Hoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
- Bağışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak
- Bakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
- Dosya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
- Anonim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adsız, Ortak
- Mecmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Toplam
- Rubaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü, Dörtlük
- Takdirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdir
- Eğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
- Maksimum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çat, Azami
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Edeple kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Kele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa, Tosun
- Dokümantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
- Talep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, İstek, İstem
- Dayanışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütesanit Olmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü