Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Koridor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dehliz, Gezinti, Beçenek, Dar Geçit, Geçenek
- Köy Muhtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Cebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
- Tellal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırtmaç, Simsar
- Frapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpıcı, Göz Alıcı
- Soldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Patika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçiyolu, Çığır
- Koruma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Muhafaza, Müdafaa, Vikaye
- Taşaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit
- Yenilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber
- Müdana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet
- Beytülmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet Hazinesi
- Kadem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Ayak, Uğur
- Hatta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstelik, Bile, Dahi, Velev, Hem
- Küre Kuşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşak
- Gurbetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
- Tutaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
- Kompliman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koltuklama
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Bivefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Pota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manka
- Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Domuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınzır
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Seyretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Mukarenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Peyk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardaç, Uydu
- İçin İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli Gizli, Yavaş Yavaş, Açığa Vurmayarak
- Cafcaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Gösteriş, Şirret
- Yitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Kaybolmak
- İtlaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
- Pehlivan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güreşçi
- Mülhem Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
- Arttırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave
- Hristiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
- Selbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- Yırtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Anafor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap
- Mühlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Mahkeme Kararı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü