Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nevbenev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
- Alamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
- Ana Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okyanus
- Tutulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Nüfuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Geçen, Kuvvetli
- Örme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trikotaj, Triko, Dantel, Örgü
- Sırsıklam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- Musanna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Sağalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, İyi Olmak
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Dışderi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ektoderm
- Sütre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Yancık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cep, Kese, Cüzdan
- Ayrıcalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Üstünlük, Torpil
- Oyçokluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyet
- Dimağçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyincik
- Tekevvün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Yüzük Oyunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzük
- Hayâsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Arlanmaz, Yüzsüz
- Cep Faresi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Kal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı, Söz
- Asliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Tınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak
- Nezd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Kat
- Sabaha Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seherecen
- Düzleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
- Keşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Bulgu, Tahmin, Açma, Buluş
- Kayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitme, Yitim, Yitik, Zayi
- Hemşire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
- Saydam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeffaf, Transparan
- Natuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci
- Temaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Seyir, Temsil, Piyes, Bakma, İzleme, Seyretme
- Uzaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
- Heves Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatmak, Yeltenmek
- Diğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Öbür, Öteki, Özge, Sair
- Cılızlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Zayıflamak
- Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Ara, Dünya, Hava, Kucak, Muhit, Vasat, Zemin
- Enerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erke, Güç
- Muhariplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçılık
- Maraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
- Dürüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı, Sert
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü