Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dosya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
- Santra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortayuvarlak, Orta, Merkez
- Öten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazi
- Soy Sop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- Ikınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek
- Skeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncuk, Küçük Oyun
- Yalınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleşmek
- Yakalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Sölpümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
- Hatırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsamak, Anmak, Bilmek, Bulmak, Çıkarmak, Dönmek
- Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
- Ark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Açık Oluk, Cetvel, Kanal
- Toprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi, Kara, Ülke, Zemin, Bölge, Tarla
- Çalçene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
- Tembel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Kalp, Uyuşuk, Üşengeç
- Rosto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Ergen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr
- Kentli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Müdana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet
- Yarıyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
- Damar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
- Defo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Kusur, Özür
- Uğraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Irz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Onur, İffet
- Kaçınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtina
- Köpyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
- Boşboğazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Kurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet
- İleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesaj
- Süngüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sere
- Üzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Kederli, Karamsar, Hüzünlü, Umutsuz Ümitsiz, Bitkin, Kırık, Mahzun, Meyus, Üzülmüş, Neşesiz, Tasalı, Gamlı, Dermansız
- Süre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Müddet
- Empoze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayatma
- Payize Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
- Hasep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Ütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek (Oyunda)
- Hitaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelik
- Lağlağıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaklaban
- İbadetgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü