Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çiftteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Tazelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepmek
- Maskaraya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Çatkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mensup; Çatık
- Gözetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
- Harıl Harıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
- Sakatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Müdavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
- Mevzii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel
- Pars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çine, Kaplan, Leopar, Pelenk
- Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit
- Lekeli Humma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- İyonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükünsel
- Girinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl
- Revize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Cildiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları, Dermatoloji
- Hüveyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr
- Tesahup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Maval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalan, Uydurma Söz
- Bakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El değmemiş, Kullanılmamış, İşlenmemiş Toprak, Eskimemiş, Yıpranmamış, Yeni
- Çağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
- Keman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Üstyapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
- Çelişkilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırılık, Zıtlık, Tutarsızlık
- Sıçanotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Lügat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Kamus, Kelime, Söz, Sözcük, Sözlük
- Biçimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci, Şekilperest, Tutum
- Kefaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet
- Kezzap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
- Anlamca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mealen
- Hilekârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Kambur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Dert, Sıkıntı
- Taşınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Nakil
- Kıymetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Dümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Hile, İdare, Sükkân, Yönetim
- Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
- Pabuçluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabılık, Başmaklık
- Etene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Eş, Döl Eşi, Meşime, Plasenta
- Katışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü