Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ehremini ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tekvin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Var Etme, Yaratma
- Ergonomik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, İşbilimsel, Elverişli, Kullanışlı
- Hissi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal
- Hışımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sinirli
- Çağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Çocuk
- Mani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Önleyici
- Tantanalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı
- Kürtün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palan
- Keskinlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Senet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
- Merhametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
- Olanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Son, Var
- Sıralama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- Zafer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
- Talim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Alıştırma, Yetiştirme
- Hususuyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Cezire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
- İdarei Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
- Bağlantısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askerî
- Velev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster, İsterse, Eğer, Hatta, Velevki, Olsa Da
- Mezalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulümler, Kıyınçlar
- Öçürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Silgi
- Hatalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış
- Filika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran Sandalı
- Dobra Dobra Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yüzüne Demek
- Rasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Us, Ussal
- Tütsülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık, Karışık
- Tecessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
- Gün Doğusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
- Buzdolabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu, Frijider, Buzlatka
- Mıhsıçtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Mehtap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ay Işığı
- Yeterli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
- Gammaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirici, Fitneci, Jurnalci, Kovca, Kovlayıcı
- Sokulgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Sevimli
- Künde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Köstek, Oyun, Tuzak
- Alışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Isınma, İntibak
- Sırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü