Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Antlaşma, Yemin, Devir, Zaman, Söz Verme
- Anlaşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
- İnce İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
- İfratçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfrit
- Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek
- Ukubet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
- Vehleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Yol Halısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
- Tedricen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitgide, Giderek, Yavaş Yavaş, Azar Azar, Derece Derece
- Alışveriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişki, İş, Muamele, Münasebet, Pazar
- Takdirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdir
- Gicişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Kurtulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
- Gezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koridor, Seyran, Sofa
- Hipnoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapay Uyku
- Gabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Nisbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Jülide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık
- Asistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Rüsva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezil
- Çalgı Orağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
- Cankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırdaş
- Kriminoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçbilim
- Birincil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Yapay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapmacık
- Neden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
- Hezeyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Sayıklama, Sersemleme, Saçmalama
- Seki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım, Set, Teras, Taraça
- Duyma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sema
- Keşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
- Hars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin, Kültür, Tarla Sürme
- Nefeslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üflemek
- Huzursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Gergin, Karmakarışık, Rahatsız, Tedirgin
- Münakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Sonratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek, Tecil Etmek
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- Dalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Adam, Kurbağa Adam
- Giderek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Tedricen, Yavaş Yavaş
- Gerekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Lüzumlu, Vacip, Zaruri
- İmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmecilik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü