Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nisbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Tahassür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özleyiş, Özlem, Pıhtılaşma
- Hayat Tarzı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşantı
- Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
- Klasik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşik, Alışılmış
- Sokur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
- Adil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletli, Eşitlikçi, İnsaflı, Haktanır
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- Mezraa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek, Haymana
- Oysaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâlbuki, Meğer, Oysa
- Aşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmak, İncelmek, Eskimek, Yenmek
- Payidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
- Hemişelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimî
- Hazır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek
- Kaçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı
- Yarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferman
- Velinimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
- Üşenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinmek, Tembellik Etmek, Yüksünmek
- Mahkeme Kapısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Nasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kısmet, Talih, Düşelik
- Mürteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici, Kaytak
- Nisaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
- İçindekiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fihrist
- Yönelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteveccih
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Allahsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Vicdansız
- Polis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolluk, Kollukçu, Zabıta, Sakçı
- Ayrı Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Nazariyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramcı
- Dövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Yarma
- Kelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Foya
- Üleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylaştırmak, Bölüştürmek
- Arı Peteği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Ondalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Sancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Miat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre
- Sabotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baltalama
- Radyoaktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
- Döşekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturaklı, Sabit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü