Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zifiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapkaranlık, Karanlık, Zulmet
- Yarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Sik, Çük, Pipi, Bülük
- Tamamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Peçelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Süreğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzmin
- Saymanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhasebe
- Edinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Sahip Olmak, Kazanmak, Olmak, Yapmak, İktisap Etmek
- Pasif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepkisiz, Edilgen, Çekingen, Durgun
- Ray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
- Zulmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
- Uray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
- Gençler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoluk Çocuk
- Sunturlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
- Değerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
- Ham Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham Madde
- Darbelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
- Bitek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
- Cezire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
- Pirinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğü
- Vefalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefakâr
- Çapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Zararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
- Gevşeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehavet
- Bunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek
- Çelebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Terbiyeli, Centilmen
- Yaşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Ömür
- Yokuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rampa, Bayır, Çıkış
- Değirmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
- Yalınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
- Garplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batılı
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Yanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Sıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı
- İvazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
- Gerzek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Zekalı, Aptal
- Dikilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
- Cevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Üzgü
- Çoğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoklu, Çokluk, Cemi
- Uyarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetabuk, Adapte, Adaptasyon
- Kışkırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek
- Biblo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü