Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ahika ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Ümitsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutsuzluk, Yeis
- Cümlesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Kâmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Mükemmel, Olgun, Erişkin, Yetkin, Eksiksiz, Ağır Başlı
- Protokol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma Tutanağı
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- Müfreze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi Deste
- Üniversal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acunsal, Evrensel
- Tabu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekinsiz, Dokunulmazlık, Yasaklı
- Soyaçekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Veraset, İrsiyet
- Mirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyim
- Ezme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Yaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
- Zahir Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Friksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovma, Ovuşturma
- Taksim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
- Modernist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçi
- Arife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Gün, Bir Önceki Gün
- Baş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa, Ser, Başlangıç, Çıban, Esas, Kelle, Saksı, Temel
- İrdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik, Araştırmak, Tetkik Ve Tetebbu Etmek, Mütalaa Etmek
- Sebzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Müdevver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
- Kalıtımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsî
- Müslim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Ikınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek
- Akademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Ruhsatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhsat
- Cuşiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
- Uylaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uzlaşmak
- Emsalsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek
- İktidarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Delgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delecek, Deşikaçan, Zımba
- Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
- Bırakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereke, Miras
- Sihirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülü
- Toplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon
- Halis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün
- Süvari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlı, Eşkinci, Atlı Asker, Kaptan
- Zahmetkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçi
- Vıcık Vıcıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
- Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Görmek, Kılmak, Yapmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü