Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yiite ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Dışsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haricî
- Paydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar
- Mızraklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargılama
- Palmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latanya
- Hat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal
- Ast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt
- Hafif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Hoppa, Az, Fazla Olmayan, Ferah, Rahat, Uçuk, Yavaş, Yumuşak, Yüngül, Yeğni
- Asansör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürge
- Pusat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
- Elden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Hemen
- Çare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
- Sıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Verdiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamüli
- Kaçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı
- İşkence Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Çelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polat
- Atlas Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaktüs
- Tatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
- Cüret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Ataklık, Cesaret
- Varlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
- Sarkıntılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşma, Tecavüz
- El Kantarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kantar
- İzafe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
- Kutsallaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- İkirciklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Mezoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
- Duraksamadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Devralmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teslim Almak
- Şamandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzertop
- Biraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar
- İsnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükleme, İftira, Atfetme, Üstüne Atma, Yastama
- Dokuz Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Veteriner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baytar
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Lületaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Kumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
- Kuramsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazari
- Otomatikman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Mevsuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sağlam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü