Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yanar Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
- İhtiras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku, Arzu
- Teleolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- At Bakıcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyis
- Şayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğer
- İbnelik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Buyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
- Andırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
- Ölü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
- Zirizemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodrum
- Memnu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan, Yasak, Yasaklanmış
- Karadinmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçe Dönük
- Düzelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
- Rant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp
- Hafıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellek, Hatır, Yaddaş, Anlak
- Tanıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim
- Rasyonalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçu
- Cühela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
- Sağ Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağ Selamet
- Spesiyalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
- Altüst Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Pişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Yolsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suiistimal, Usulsüzlük, Gayrimeşruluk, Sahtekârlık
- Şerif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Soylu, Temiz
- Temayüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilme, Farklanma
- Gidişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Hasse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyu
- Orantılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Turfa Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek
- Ahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dam
- Avutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırmak, Oyalamak, Ağlamasını Önlemek, Kandırmak, Aldatmak
- Mürtefi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- İftihar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma
- Ahretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besleme, Besleme Kız, Beslek, Evlatlık
- Erköyün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık
- Bol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
- Enfraruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılötesi
- Dehlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- İlk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü