Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uzayadamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozmonot, Astronot
- Peşkeş Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Etmek
- Girişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşebbüs
- Kısaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
- Boşboğazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Tümsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tepecik, Tüm, Yükselti
- İktibas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç Alma, Aktarma; Alıntı
- Deniz Hırsızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korsan
- Bönlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
- Bayrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alem, Öncü, Simge, Sembol
- Seans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
- İzah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
- Yağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Akşam Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
- Mesabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe
- Orospu Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri
- Külhanbeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Kabadayı, Serseri, Haylaz Delikanlı, Nayta
- Taşıtçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü
- Aydınlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şıkırdamak
- Yanar Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
- Dans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Raks
- Kadın Berberi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
- Mukavemet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Yakışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasüp
- Geri Çekilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
- Yıkılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
- Ardılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Sataşmak
- Zorla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Zoraki
- Dışsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haricî
- Taşıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fosil, Mütehase
- Taksim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüştürme, Bölme
- Sakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
- Sövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Küfretmek, Okumak, Yermek
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Kontrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
- Temin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
- Dövüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruşmak
- Eğmeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavis
- Muhakkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Mutlak, Sağlam, Şüphesiz, Her Durumda, Ne Olursa Olsun
- Kabiliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenekli, Becerikli
- Kurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü