Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uzaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
- Çalkantılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Büyüklüğünde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Yaltaklık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Açıklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzah, Tavzih
- İktiza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Tırmıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Üğrüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasyon
- Daimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- İptidai Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğretim
- Deli Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Patavatsız
- Onama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvip
- Sunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Takdim
- Yetirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tamamlamak
- Erketeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- Sonsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
- Cüruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışık
- İtibar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
- Çörek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Kurs, Hamur İşi, Yiyecek
- Süratli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı, Seri, Tez, Çabuk
- Da kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Bodur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
- Kararlayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlama
- Yakınlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Kılgılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
- Tarifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlı
- Buharlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Buğulaşmak, Tebahhur Etmek
- Tashih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Cefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza
- Arama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol
- Kavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budun, Topluluk, Millet
- Keşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
- Tin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Ağrı Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancı
- Temelleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
- Karıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit
- İp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İplik
- İçten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü