Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Terlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Karman Çorman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Karışık Ve Düzensiz
- Tevil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Kompüter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Sataşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık
- Sıska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
- Tef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Zem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
- Göçmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme, Muhacir
- Müfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beleş
- Uğraşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş
- Buharlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Buğulaşmak, Tebahhur Etmek
- Salkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
- Meydana Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
- Çağrışım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedai
- Bol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
- Şükreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükretmek
- Uzantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatılmış
- Erken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Er
- Küreken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Muamele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Davranış, İşlem, Yol, Yöntem, İz
- Çırağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum, Kandil, Lamba
- Şahıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Kişi, Zat, Zevat, Kimse
- Mabeyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- Organ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgan, Aza, Uzuv
- Kanayaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı
- Güya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Sözde
- Meydanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Belli
- Araştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayene, Tetkik
- Susma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- İtelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtmek
- İdare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daire, Dümen, Kuruluş, Tutum, Yönetme, Yönetim
- Konuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesken, Misafir, Mihman
- Karı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Sadaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Düşünüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
- Maruzat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
- Şekavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Haydutluk
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Çör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü