Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Helikopter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buralak, Dikuçar
- Münezzeh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, Uzak
- Fonetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilim
- İyelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülkiyet, Sahiplik
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Evham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Vehim, Vesvese
- Peki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Pekâlâ, Tamam, Yakşı
- Dallı Budaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık
- Kirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Façalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Gıybetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci
- Bet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
- Tahammül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Kaldırmak, Katlanmak, Sabır, Dözüm, Götürüm
- Yanar Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
- Terhis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin Verme, Salıverme
- Menent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
- Derdest Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
- Peydahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Tekabül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Yılgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Gaip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik, Bilinmez, Görünmez Alem
- Kural kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Nizam
- Tutulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
- Oymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek
- Genelev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhane, Koltuk
- Zibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp
- Başkaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, İsyan Etmek, Kabarmak, Kıyam Etmek
- Alaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalaz, Kıvılcım, Yalım
- Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Sakin
- Hür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Erkin, Özgür, Serazat, Serbest
- Tempo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Gidiş, Sürat, Tarz, Vuruş, Yol, İlerleyiş, Gelişme Hızı
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Kalleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
- Temsil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
- Mesabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe
- Bizatihi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendisi, Kendiliğinden
- Âşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Tutkun, Ozan, Sevdalı, Meşhur, Müptela, Yangın
- Arkadaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
- Koyun Bakışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü