Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Mukadderat, Yazgı, Talih, Devran, Kısmet, Tecelli
- Ötürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
- Kamuflaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Gizleme, Alalama
- Kesinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fasıla, Tutma, Tutulma, İnkıta
- Muğlâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşılmaz, Çapraşık, Karışık
- Beraber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Bir arada, Denk, Eşit
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Sinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Mezarlık
- Cennet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
- Peş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art
- Çömelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Hurdahaş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
- Düzenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Disiplinli, Düzgün, Tertipli, Derli Toplu, Kararlı, Manzum, Mazbut, Muntazam, Yerli Yerinde
- Kâşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
- Beytülmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet Hazinesi
- Ceset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş
- Teşerrüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlanma, Şereflenme
- Sihirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülü
- Apiko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik
- Elmacık Sümüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Kemiği
- Maruzat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
- Dışa Vurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Hars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin, Kültür, Tarla Sürme
- Demci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Söz Gelişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Örneğin, Söz Gelimi, Temsil
- Midye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balıkkulağı
- Demir Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutup Yıldızı
- Tallahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Cuma Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
- Erozyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınma, Aşınım, İtikal
- Işılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak
- Kahvedanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezve
- Hasretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Kimyacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilimci
- Kalleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
- Acıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrıtmak, İncitmek, Yakmak
- Lojman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Devlet Evi
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- Nice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
- Emektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- İddialı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü