Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Düşünce) Aşılama, Kulağına Koyma
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Şeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuzluk
- Akılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Şaşkın
- Kalem Erbabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Bekit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakıf
- Koygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
- Klitoris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bızır, Dılak
- Cılız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş
- Stres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerginlik
- Arsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yılışık, Yüzsüz
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
- Teokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerki
- Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaştırmak
- Sedye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harek
- Benzemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak
- Güzeşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Iskonto, Taviz
- Fethetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Almak, Girmek, Savaşarak Almak, Ülke Açmak
- Maşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Cidden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Temel Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Esas
- Vakar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlılık, Temkinlilik, Yalım, Onur
- Olumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müspet, Tasdik, Yararlı, Yapıcı, Pozitif
- Terbiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci
- Ekstrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Uç, En Uç, En Son; Aşırı, Müfrit
- Kara Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
- Çepeçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı, Fırdolayı
- İkircik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, Tereddüt, İşkil, Kararsızlık
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- Kırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
- Heykelcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraşlık
- Tamim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
- İçtenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimiyet
- Sathi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeysel, Üstünkörü, Üstten, Yüzden
- Kılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etmek, Yapmak
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Risalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
- Yalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
- Plajirist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacı
- Tabi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü