Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tavsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lengimek, Yavaşlamak, Gevşemek
- Kırgavul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülün
- Zabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Darülaceze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünler Evi
- Tabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
- Donsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Yoksul
- Günce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günlük
- Umulmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Rağmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmayarak, Karşın, Mukabil
- İfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine Getirme; Ödeme
- Arkasında Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Hoplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoppanmak
- Çeşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar
- Sedye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harek
- Hatalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış
- Operatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Kumpir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patates
- Emcik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Baştan Savma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Üstünkörü
- Anzarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Katar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Tren, Taşıt Dizisi
- İmla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, Yazım
- Dupduru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
- Mukabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı, Rağmen, Karşılık
- Kof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
- Fesleğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reyhan
- Kesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak
- Sarahaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça
- Beklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak
- Hatip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmacı, Aytaç, Natık
- Enfeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşma, Bulaşım
- Kankızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- Kendiliğinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bizatihi, Binefsihi
- Kocalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Cezbetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
- Sürücülük Vesikası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
- Rafadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alakok
- Doğramaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cacık
- Bağlantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtibat, İlgi, Birlik, İlişki, Rabıta, Temas
- Ümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü