Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tasın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin
- Duyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, Hasse
- El Alışkanlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maharet
- Vizüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görsel
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- Mintan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Aşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt, Kötü, Adi, Bayağı, Hor, Süfli
- Teneşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salaca
- Kapı Zengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
- Üst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Arka, Beden, Giyecek, Giysi, Öte, Vücut, Yan, Yüzey, Mafevk, Artan
- Gut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla Hastalığı, Nıkris
- Bitap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Argın, Halsiz, Bitkin, Yorgun
- Dizmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak, Hazırlamak
- Üçüncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülasi
- Lagar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Enfes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade, Çok Güzel, En Güzel
- Yoldaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost, Eş, Yaren
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- Kıyaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Oranlamak, Salıştırmak
- Olağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olabilir, Adi, Alelade, Alışılmış, Basit, Tabii
- Diyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Memleket, Dünya, İklim, Yurt
- Kontrol Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek, Ölçmek
- Klasifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümleme
- Ayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
- Bekri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, Ayyaş
- Zeybek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efe
- Ihlamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cöke
- Sınırlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Muhafızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
- Mihnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
- Düzenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova
- Polifoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokses
- Morto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Namuslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın
- Heyelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük, Uçkun, Toprak Kayması, Kayşa
- Müjdeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştulu
- Gramatikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgi
- Kiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü