Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tamtakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bomboş
- Atlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
- Kırıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, İşve
- Raf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terek, Sergen
- Askı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılgan, Fener
- Müteahhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
- Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç
- Tenha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issız, Kuytu, Tek, Yalnız
- Kavlükarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Sözleşme
- Dünür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Kuda, Elçi
- İmale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Eğmek
- Davranım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış
- Sırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dal
- İlhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, İmparator
- Seher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah
- Yadsıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Torpil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
- Madem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mademki
- Endam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Pos, Kesim, Boşum, Vücut, Beden
- Metamortizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalaşma
- Sasımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Sevecenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şefkat
- Sebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme
- Yeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Yetişir, Yeterli, Bes
- Senlibenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Budamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaltmak, Kesmek, Azaltmak
- Endokrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçsalgı
- Ajan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Casus, Çaşıt, Temsilci
- Eleştirmeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
- Mahrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Sırdaş, İçre, İnal
- Salpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Derbeder
- Kapasite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Pırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
- Güveni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Ruhsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansız, Güçsüz, Miskin
- Güçleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Gayrimemnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
- Dayamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söykemek, Ulaşmak, Uzatmak, Varmak, Vermek, Vurmak, Yaslamak
- Irlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türkü
- Elçekmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü