Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sultan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Turlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
- Doküman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Vesika
- Tekmillemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Telhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Hemşehri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli, İldeş, Bölgedeş
- Amaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garaz, Kasıt, Meram, Murat, Tasavvur, Uğur
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- Yetişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Menşe
- Zati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Mütalaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Ortakyönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koalisyon
- Batkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müflis, Derin Çukur
- Torpido kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torpil
- Saklayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafız
- Tatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavan
- Teorem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerme, Dava
- Tıpkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri
- Hilaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşıt, Ters, Yalan
- Laf Anlamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Firez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
- Çeşni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellik, Taam, Tat
- İşgüzarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik
- Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
- Tömsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
- Öğe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unsur
- Dâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deha, Öke, Olağanüstü Yeteneği Ve Yaratıcı Gücü Olan Kimse
- Farenjit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
- Kanepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Divan
- İzahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Kapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Geçmek, Kıstırmak, Koparmak, Tutmak, Bellemek
- Cıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs
- Salgılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Çöllük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
- Ehlileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî
- Katedral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kilise
- Ağızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huni
- Damıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmbik
- Taaccüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşma
- Gevrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü