Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Soutucu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yapılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmal Etmek
- Topograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetimci
- Basın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbuat
- Tadımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni
- Kanaatçil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutumlu
- Prefiks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önek
- İdeal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mefkûre, Ülkü
- Yönder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit
- Uyumamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Çömmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömelmek
- Biteviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Sürekli, Yeknesak, Boyuna, Aynı Biçimde
- Inga Inga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Viyak Viyak
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- Yapılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı
- Ortaokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüştiye, Orta Mektep
- Giyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çul, Elbise, Giyecek, Giysi, Kıyafet
- Vicahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
- Şimdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
- Kösele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gön
- Tanıtma Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jenerik
- Yapılanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşum
- Çırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Çekinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtina
- Anakara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıta (Doğrusu ana kara olarak ayrı yazılır.)
- Yayıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti, Şayia
- Mahmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Baygın, Uykulu, Uyku Sersemi, Üzgün, Dalgın Bakışlı
- Taş Pamuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Asbest
- Kalifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Açgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Haris, İhtiraslı, Tamahkâr
- Kabarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak
- Görünüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çehre, Eşkâl, Görünüm, Manzara, Suret, Zahir, Zevahir
- Tazmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme, Ödenek Verme
- Kasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandık
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Top kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tomar, Toparlak
- Dirsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Vefat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Dalgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Dümdüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü