Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
- Kesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak
- Yönelteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon
- Açıkgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Uyanık, Cingöz, Jandarma
- İzci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lepirci, Keşşaf
- Yapılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamul
- Döş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs
- Tarif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
- Savak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak
- Şahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Belli Belirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
- Agâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
- Uygulamalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
- Sakaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Dam
- Tehcir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme
- Efsunkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüleyici, Büyülü, Sihirli
- Sakınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur, Mehzur, Zerer, Çekingi, İhtirazı Kayıt
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Yükseltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
- Lâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Torba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poşet
- Giç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi
- Ortakyönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koalisyon
- Ululuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heybet
- Günçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği, Güne-Bakan, Gündöndü
- Savtî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli
- Anut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı
- Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Dar, Katı, Sert, Tıkız, Yoğun, Zorlayıcı
- Tutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
- Desteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Kömek Etmek, Vurmak, Yardımcı Olmak, Müzaheret Etmek
- İstimlâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamulaştırma
- Tutkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Hemişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hep, Vızır Vızır
- Şifrelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizimlemek, Kotlamak
- Ivır Zıvır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
- Lügat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Kamus, Kelime, Söz, Sözcük, Sözlük
- Baştan Sona kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Tamamen, Tamamıyla
- Godoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Kökertmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köklemek
- Firak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü