Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Saydam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeffaf, Transparan
- Konstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı, Kurgu
- Kanaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Afiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
- Bedava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Ücretsiz, Karşılıksız, Emeksiz, Beleş, Caba, Havayi, Meccanen, Müft, Pulsuz
- Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
- Şiar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Düstur, Slogan, Ülkü, Duyuş
- Zait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı, Fazla, Gereksiz, Artık, Art
- Kâbus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabasan, Sıkıntı
- Alçı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Benibeşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan
- Güçsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âciz, Çelimsiz, Kof, Ölü, Pestil
- Hilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
- Diksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi
- Fesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut
- Ceninisakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşük
- Dondurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzkaymak
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Şömiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Steril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınık, Kısır
- Demet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan
- Minicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
- Travma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
- Merhem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Durmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- Nesiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doku, Yapı
- Döşenmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru
- Yanlışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
- İnsicamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarlı
- Asetat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Akdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Duman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Kötü, Tütsü, Tütün, Yaman
- Yetke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Velayet, Otorite, Sulta
- Tesadüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlama, Rast Gelme, Rastlantı, Rast Geliş
- Diskur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Söylem, Nutuk
- Uzaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Iraklık, Açıklık, Mesafe
- Çökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Tahdidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamalar, Kısıntılar
- Şebeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü