Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Satvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Sindirici Güç
- Kılkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Derece Derece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Tedricen
- Asan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- Şekerleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürgüleme, Uyuklama
- Eşleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senkronizasyon
- Boğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmik, Kursak, İaşe, Dar Geçit, Yeme İçme, Gebe Hayvan
- Kaplam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Şümul
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Geçişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- Kısaltarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Oldukça Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Nümayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri, Gösteriş
- Göresimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Uçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayyare
- Yalan Danışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Okazyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Peltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- Mahkeme Kapısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Bembeyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apak
- Sis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Dayanak Noktası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Temas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
- Cesaretlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklendirmek
- Yakında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçenlerde, Şimdi
- Gündüzsefası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahkaha Çiçeği
- Varlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
- Gezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
- Birinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
- Bereketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
- Veledizina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piç
- Yurtsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatanperver
- İmtina Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Kaçınmak
- Nahiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Bucak, Kamun
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- İzlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patika, Keçiyolu
- İliştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik
- Çıktı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Sıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Sıkan, Tedirgin Eden
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü