Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Birinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
- Beslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmetçi
- Yollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Atmak, Çekmek, Çıkarmak, Sunmak
- Yorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefsir, Şerh
- Tekrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yineleme
- Sen Deme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Makta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
- Hilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Kesenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat, İltizam
- Müşteki Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Entegre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleşik, Bütünleşik
- İstismarcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücülük
- Boğazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Kesmek
- Tezahürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
- Payizbülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saka
- Gaddarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasızlık
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Gerekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Kostik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşındırıcı, Yakıcı
- Yazgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Alın Yazısı, Hayat, Takdir, Yazı
- Takrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Anlatış, Önerge, Yerleştirme
- Ganimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talan
- Cepçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Deminki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
- Sarıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıasma
- Dideban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
- Kolektivist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacı
- Çare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
- Seyretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
- Müdebbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli
- Pınar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba
- Mütalaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirme, Düşünce, Görüş, Müzakere, Ders Çalışma, İrdeleme, Fikir, Oy
- Kararsız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
- Celse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İclas, Oturum
- Elbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Beyzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Sobe, Oval
- Lepirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzci
- Kaşmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Soytarı
- Evlat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Kız, Soy, Çocuk, Çocuklar, Döl, Yavru
- Çalı Bülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötleğen, Bayır Kuşu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü