Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- İkircikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütereddit
- Hesapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımsız, Ölçüsüz, Müsrif, Savruk
- Seyirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
- Mağrur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünçlü, Gururlu, Kurumlu, Konur, Burnu Büyük
- Geçmişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Sızırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Boyunbağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
- Şüphecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
- Tesahup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
- Heterojen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrışık, Ayrı Cinsten
- Yankı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis, Aksiseda, Eko
- Alt Bilinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahteşşuur
- Dinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
- Tipik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgel
- Güleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güler Yüzlü, Mütebessim
- Temaşacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
- Karşın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen, Karamazdan, Muhalif, Muarız
- Civciv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüce
- Etkinlik Merkezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Vahşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabanıllık, Korku
- Mafsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğum, Eklem, Oynak
- Futa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peştamal
- Uyutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Hıfzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak
- Berat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Patent, Nişancı
- Yamuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şibih, Münharif
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Seviyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli
- Miyavıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miyavlamak
- Zahmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekli, Güç
- Azimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Zahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muttaki
- Mıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mismar, Üvendire
- Türel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Kefenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekfin Etmek
- Kışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Sözcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Lügat, Söz
- Kömüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
- Heves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Eğilim, İstek, Keyif, Merak, Şevk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü