Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sahn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Yeniden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Tazeden, Gene, Yine, Bir Daha
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- Muaheze Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Kınamak, Paylamak
- Kılavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
- Sağlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Kusursuz, Berk, Ciddi, Dayanıklı, Dek, Dinç, Gürbüz, Güvenilir, Metin, Muhakkak, Muhkem, Oturaklı, Pek, Üstelik, Zinde
- Dakiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Kayşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayma Göçü, Heyelan
- Şereflendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrif
- Donatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Sövmek, Süslemek, Teçhiz Etmek
- Saraka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Medya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
- İmdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medet, Yardım
- Parazit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalak, Cızırtı, Tufeyli
- Siriderya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyhun
- Tezce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Otokontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Ara Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- İnşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Yapmak
- Demevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Güfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz
- Tahmis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beşleme
- Armada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanma
- Dolanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Geçinmek, Gezmek, Karışmak
- Ayçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günebakan, Gündöndü
- Teolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilimci
- Tekrarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yinelemek, Tekrar Etmek
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Hissedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paydaş, Ortak, Paycı
- Sonbaharda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Buut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Uzaklık, Uzunluk
- Zımba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Delik, Delgi
- Süslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Donanmak
- Kırıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
- Sufle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Vahim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli, Ağır, Ciddi, Korkulu
- Şanssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Haricî İşler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Hariciye
- Cellat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Kere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez, Sefer, Yol
- Dergâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekke
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü