Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sadaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Kanalizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atık Arkı, Lağım, Şebeke
- Otalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
- Tatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Hissetmek
- Hitaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelik
- Şarlatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Aldatıcı, Yalancı
- Eneze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf
- Uruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Sülale, Tohum, Döl, Nesil, Aile, Kabile
- Uyurgezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sairfilmenam
- Resesyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
- Ayrıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Mufassal, Uzun
- Pena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap
- Merhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Yakınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşmak
- Defolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Savuşmak, Çekilip Gitmek
- Akım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Akıntı, Hareket
- Naşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toy
- Duyultu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayia
- Zedelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
- İşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aylak, Boş, Avare
- Zamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımlı
- Ayraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parantez
- Flört Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
- Model kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Biçim, Örnek, Sistem, Şekil
- Naip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekil
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- Dikkatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
- Dünkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy, Yeni
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Çeşmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Dürüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı, Sert
- Tetebbu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Korunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak
- Çoktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Uzun Zamandır
- Kıvrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Kıvrım
- Yutak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belum
- Usavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Muvasala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Manita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Kambur Zambur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kambur
- Atalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ecdat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü