Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İyice, İhtiyar, Koca, Adamakıllı,
- İsyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- Haber Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salık Vermek
- Aylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe
- Korner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Öteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
- Derinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Mamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
- Başsağlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taziye
- Kaynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Çalçene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
- Çamurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Akşam Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
- Misket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Bilye
- Hazmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirmek, Dayanmak, Katlanmak, Sabretmek
- Mamul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılmış, İşlenmiş, Ürün, Mahsul, Mamulat, Yapılı Eşya, Yiyecek
- Özerklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtariyet, Otonomi
- Dâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deha, Öke, Olağanüstü Yeteneği Ve Yaratıcı Gücü Olan Kimse
- Aybaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdet
- Can Sıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunaltıcı, Boğucu
- Aşıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Telesmek
- Boduç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
- Rast Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Onamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
- Hasis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Cimri, Değersiz, Eli Sıkı, Pinti, Alçak
- Ayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Traktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motor
- Kargıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanet, Telin
- Tuğra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tura
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- Mesafe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Ara, Aralık, Uzaklık
- O Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Yetişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Formasyon
- Tevkifhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutukevi, Mahpushane, Cezaevi, Hapishane
- Gurup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Sıcacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi, Sevimli
- Nezle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Tumağı, Dumağı, Çaputlama, Anjin, Duma
- İdrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Erişme, Algı, Dimağ, Akıl Erdirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü