Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Gabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Laf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz
- Arınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yunak, Hamam
- Susam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süsen
- Yarımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- Geçenlerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçende
- Regülâtör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleç
- Cem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğul, Çokluk
- İhtiyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- Bağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme
- Çevirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
- Atama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Nakil, Tayin
- Affetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Şefaat
- Akraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hısım, Kohum
- Faksimile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş basım, Tıpkıbasım
- Memul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Günlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jurnal
- Sesucaltan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoparlör
- Mevzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
- Söz Konusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Edilen, Üzerinde Konuşulan, Bahis Konusu, Bahis Mevzusu, Mevzubahis
- Sen Deme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Gladyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü
- Cırcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
- Dayamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söykemek, Ulaşmak, Uzatmak, Varmak, Vermek, Vurmak, Yaslamak
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Nasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kısmet, Talih, Düşelik
- Matlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluklaşmak
- Engin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Vasi; Açık Deniz
- Usûl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Tarz, Yol, Yöntem
- Enli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
- Emperyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmacılık, Sömürgecilik Yayılımcılık
- Mütecessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
- Dolanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Geçinmek, Gezmek, Karışmak
- Riyakârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük, Yaranma
- Gezelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek
- Geçinememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşamamak, Bağdaşamamak, Uyuşamamak
- Özlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Darıkmak, Hasretini Çekmek, Sağınmak, Susamak
- Taharetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Taşınmazlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emlak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü