Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peşlnen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önceden, Önden
- Hayme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
- Yalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
- İşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aylak, Boş, Avare
- Kentlileşmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
- Sındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak, Parçalamak
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Mefsuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Meni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ersuyu, Sperm, Atmık, Bel
- Zımnında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Mantık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usbilim
- Bilcümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
- Birey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fert, Kişi, Zat, Can, Duygusal, Şahıs
- Tokmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapı Zengi
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
- Başsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reissiz, Amirsiz, Öndersiz, Lidersiz, Şefsiz
- Tenzilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyat İndirme, İndirim , Ucuzlaştırma
- Cezve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
- İstasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gar, Terminal, Tren Durağı, Araştırma Kuruluşu
- Gözü Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Cesur, Yiğit, Korkusuz
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Yandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Profilden
- Katkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave, Pay, Yardım, Ulama, Ek
- Çilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak
- Zamanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Gözsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli
- Ünalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyo
- Ayaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk Hava, Kuru Soğuk, Avlu, Açık Arsa, Işık, Aydınlık, Yıldız, Kel, Çardak, Balkon, Taraça, Tahtaboş
- Berbat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
- Sıngın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- Mürebbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmen, Dadı
- Patron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip
- Feda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adama
- Kayınbaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Larva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtçuk
- Mukteza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Emekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
- Meydanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Gri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boz, Boz Renk, Kül Rengi, Kır
- Bilek Damarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nabız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü