Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Patlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Borazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Supleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- İta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verme, Ödeme
- Mütemekkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
- Mandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- İdadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lise
- Kovlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kötülemek
- Hoşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komposto, Şerbet
- Tepkisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasif
- Acınaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Tasvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Betim, Resim
- Hesap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hesaplamak, Tartmak, Tasarlamak
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Safi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
- Sevinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyet
- Kefalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
- Zahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
- Kuram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazariye
- Hipotez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Faraziye
- Plak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plaka
- Krater kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağ Ağzı
- Atışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Uzak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak
- İlenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
- Kürk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocuk
- İştirak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılım, Katılma, Ortaklaşma, Paydaşlık
- Likidasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
- Yüzünden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle
- Sentaks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimi
- Badi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ördek
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Rüştiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
- Seyran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek
- Ara Bozuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
- Oturaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ağır, Gösterişli, Sabit, Sağlam, Veznin
- Savurgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsrif, Bedharç, İsrafçı
- Eleştirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi, Eleştiri Yazan, Eleştirmeci
- İkinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıradan
- Küseğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü