Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
- Kapsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhata Etmek, İhtiva Etmek, Şamil Olmak
- Kendi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Özü, Zat
- Birlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
- Çöküş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhitat; Yıkılma
- Hadden Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Kapanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Ötede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Naaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
- Karmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çengel, Kanca, Karıştırmak, Olta
- Rafadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alakok
- Emniyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
- Nemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
- Sasımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Şişmanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz
- Hasta Bakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi
- Tevkici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı
- Geçmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müruriye
- Uygunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
- Göz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn
- Verimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
- Zevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Şahıs, Zatlar, Kişiler
- Duraksamadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Ole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Abullabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Kaba
- Akın Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yürümek
- Seslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Çığırmak, Haykırmak, Ünlemek, Hitap Etmek
- Son Teşrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Mühür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal
- Peyk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardaç, Uydu
- Örtüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Tümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Naz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, İşve, Şive
- Maatteessüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maalesef
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Finish kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varış, Varım
- Kambur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Dert, Sıkıntı
- Heves Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatmak, Yeltenmek
- Tavzih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Çığlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat, Figan, Acı, Bağırtı, Çığırtı, Vaveyla
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü