Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elyaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lifler, Teller
- Loka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Çapaçul
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- Kanaatlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa, Tatmin
- Venüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Çulpan, Zühre
- Dekont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
- Merhametsizce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Mahlul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harç
- Yakasız Gömlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
- İmar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abadanlık, Abatlık, Bayındır, Bayındırlık
- Cürmümeşhut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Dalda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer
- Ekabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler
- Evcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî, Ehlileşmiş Hayvan, Yerli
- Tevazukâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
- Çiftçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziraat
- Optik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görsel, Gözlükçü
- Hayalperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsever, Düşlemci
- Miğfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Tolga, Tuğulga
- Tuturgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durtut, Zapturapt
- Sanıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
- Fiskos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pıçapıç
- Kesin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kati, Kesinlikle, Mutlak, Değişmez, Maktu
- Susmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkısükut, Sus Payı
- Adamcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
- Kadife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhmel
- Yedirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Karnını Doyurmak, Rüşvet Vermek
- Akşam Ezanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
- Kargaşalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
- Tarla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Müzeyyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş
- Oldubitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
- Müziç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
- Seviyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli
- Leffetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
- Devrî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik, Süreli
- İğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğirmen, Kirmen
- İşletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Dışbükey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tömsü, Konveks, Muhaddep
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü