Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Orta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Orantı, Tutarlı, Vasat
- Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Çirk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kir
- Kahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Rantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Büyükbaba, Dede, Moruk, Peder, Çatı Merteği, Çok Kaliteli, Üstün Nitelikli, Omurga Direği, Tırabzan Başlığı, Mafya Babası
- Söz Başı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz
- Tepirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
- Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tür, Çeşit
- Öğleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günortada
- Müteaddit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok
- Gammazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğullamak, Kötülemek, Satkınlık Etmek
- Toka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmalık; El Sıkışma
- Kadıntuzluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıçalı
- Riyakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü
- Paltar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi
- Ali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- Anlaşılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Muğlak, Tuhaf
- Benefşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
- Uygulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikat, İnfaz, Tatbik, Yürütüm
- Namevcut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Zangırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Frigorifik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutmalı, Soğutucu
- Viranelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı
- Hamız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asit
- Yemeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
- Kıymetiharbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Ulvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Yüce
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Karşılaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas
- Derviş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fukara
- Meşakkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Zorluk
- Saçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Neşretmek, Savurmak, Serpmek, Dağıtmak, Döknek, Yaymak
- Erkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Serbest, Özgür, Müstakil, Hür
- Manda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camış, Su Sığırı
- Kuşatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapan
- Birleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşmek, Uyuşmak, Kaynaşmak, Yaklaşmak, Kavuşmak
- Sağ Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağ Selamet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü