Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Babaanne, Büyükanne, Nine
- Norma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kota
- Canavar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dev, Ejderha, Kurt
- Sahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Kumsal, Yaka, Yalı
- Askılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
- Kaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz, Özensiz, Abullabut, Çirkin, Ham, Hantal, Kabak, Kalas, Kötü, Köylü, Nadan, Yoğun, Yoz, Sakil
- Lasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa
- Natüralist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğalcı
- Patron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip
- Üşüntü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- İnkârcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
- Sondaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, Araştırma
- Protez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma
- Falan Festekiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Dik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Sarp, Sert, Yalçın, Kaim
- Çizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
- Ortasıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaağırlık
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Alakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Çoğunlukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Kolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asan, Basit, Hafif, Emeksiz, Zahmetsiz
- Erdemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
- Cezbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
- Gerek Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek, İstemek
- Barış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
- Ümit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umut
- Tahdidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamalar, Kısıntılar
- Sırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Keçi Yolu
- Feodal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Karımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Kocamak, Yaşlanmak
- Küfretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak, Sıvamak, Sövmek
- Esaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Alakalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- İhtiram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
- Gümrüksüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
- Esmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
- Yilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamk
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Kayırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Arka, Dayı, Torpil, Mültemis
- Dilcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Dil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü