Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Gereksiz
- Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
- Sümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtık, Kemik
- Doğaçlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrticalen
- Hıyanetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet
- Asliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Hâkimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Hüküm
- Hava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
- Çağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Yaş, Devir, Dönem, Asır, Bölüm, Devran, Gün, Zaman, Kurun
- Sakarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsakça
- Polip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
- Nesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yazı, Düzyazı
- Şahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel, Fevkalade, Harikulade, Güzel
- Mütekasil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç
- Delişmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık, Delidolu, Çılgın, Zıpır
- Elçekmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
- Paltar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi
- Zemmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak, Kötülemek, Yermek
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Dümbül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek
- Darbelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
- Tente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Gölgelik
- Teklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lira, Tekil
- Vandöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
- Hükümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemen
- Esaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşmek
- Seyretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek
- Gaga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Dimdik
- İstihlak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Yardımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım İstemek, İstiane Etmek
- Kanıksamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Usanmak
- Eprimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek
- Tavış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
- Ufantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Çis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret Helvası
- Sapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ücra
- Ölümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani
- Ecdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar, Dedeler, Ata
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü