Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muhterem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Saygıdeğer, Sayın
- Özgürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürriyet, Erkinlik
- Yülüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıraş
- Narenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turunç
- Kâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, Mutluluk, Tat, Zevk
- Çözülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek
- Gülmeceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Dürtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak, Tahrik Etmek, Uyarmak
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Hilkaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
- Keser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
- Başıkabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Dağdağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
- Tebligat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Bakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Falcı, Görücü
- Kara Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
- Latilokum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokum
- Gicişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Kotra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli
- Bekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
- Behre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Nasip, Pay
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- İstisnai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Ayrık
- Takıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takmak, Kurmak, Montaj Yapmak
- Santrifüj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özekkaç
- Bu Arada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraber
- Sagu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Mersiye
- Tabiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik
- Süsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susam
- Sözünü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Temas Etmek
- Kişizade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Barlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velut
- Erzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz
- Temeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Uyduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
- Kuluçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurk, Kurk
- Palavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
- Naşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü