Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mehil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vade, Mühlet
- Bikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
- Revaçta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Geçerli
- Bağlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İttifak, Kontrat
- Repertuar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
- Çabalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak
- Sabırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayançlı, Çıdamlı
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Kilometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrım
- Ummak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
- Senkron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşan, Eşzaman, Eşleme
- Hercümerç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Mütenakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Çelişmek
- Jenosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soykırım
- Perese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Durum
- İktiran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
- Sürdürümcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abone
- Gelin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Hemişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hep, Vızır Vızır
- Tahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahşap, Kara Tahta
- Temelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Omur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Fikar
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Gagalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Hırpalamak
- Cildiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları, Dermatoloji
- Han kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kervansaray
- Doğma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Vestiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- Suçsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masum, Günahsız
- Taklit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansı, Özenti, Öykünme, Benzetleme, Benzeyen, Benzek
- Tekerlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, Dönmek
- Kuaför kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Akşam Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Çağı
- Otantik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orijinal
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Sadakatsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhanet
- Yalkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Revnak
- Şerha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Parça, Yara
- Mangır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Karşıtçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleyhtar
- Ana Yarısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyze
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü