Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Maiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdem, Bilelik, Hoşuntu, El Altı
- Sevda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Aşk, İstek, Heves
- Sedimatoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilim
- Hezeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
- Sakağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruam
- Demir Hat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir Yolu
- Güzelduyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Estetik, Bediiyat
- Mantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış
- Maceraperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüvenci
- Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- Yamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamalamak
- Kontrolör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetimci, Denetçi, Kontrol
- Antipati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik
- Şahıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Kişi, Zat, Zevat, Kimse
- Aksamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakik
- Kıvrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Kıvrım
- Beyazca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akça
- Düğümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Sonsuza Dek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen
- Baş Örtüsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp
- Fikir Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
- Sekmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Tabure
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Barınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
- Acayip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret
- İskemle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandalye
- Turizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezim, Gezginlik
- Karşılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedel, Cevap, İvaz, Mukabele, Ödenek, Tahsisat, Taviz, Yanıt, Ayrı İti
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- Kümbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe; Kabartı
- Yekpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça
- Mizah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
- İlkel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Medeni, Barbar, En Adi, İptidai, Primitif
- Zümre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
- Tanış Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
- Haresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişsiz
- Dinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Dayanmak, Durmak, Kesilmek
- Belgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
- Gril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Izgara
- Cahilane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizce, Toyca
- Sedatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü