Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tahlil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek
- Enjeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne
- Hemencecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Ümmî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumaz, Sevatsız
- İmkânsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız
- Nazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
- Çelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak, Çalmak, Engellemek
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Melisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan Otu, Oğul Otu
- Altüst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Manalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manidar
- Esatir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim, Mitoloji
- Tümü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Teshir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek, Fethetmek
- Sömürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstemleke, Koloni
- Kasaphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
- Taviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzeşt, İvaz, Karşılık, Ödün, Ödünleme
- Lağvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshetmek, İlga, Kaldırmak
- Jupon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçetek
- Galibiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Yengi, Zafer
- Alay Malay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
- Soldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
- Taşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmak, Kükremek
- Sebebiyet Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
- İşaretleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmleme, İma
- Endaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Bozulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
- Ceylan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geyik, Ceren, Ahu
- Civar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
- Korteks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Sorutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan
- Derhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemen, Acilen, Çabucak, Yekten
- Kuzguni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Şişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam
- Entipüften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Derme Çatma, Çerden Çöpten
- Mesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsa Peygamber
- Yılışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak, Yüze Gülmek
- Mütezayit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
- Değme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Her, Rastgele, Seçkin, Seçme, Temas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü