Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ama, Ancak, Fakat
- Budur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Alışamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek
- Tacizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirginlik
- Mukayese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
- Geceli Gündüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Yeltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin
- Tatlıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hoş, İçten
- Yüzertop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
- Siyasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal
- Dayandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Mağfiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlanma
- Toplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon
- Asgari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra
- Eloğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, El, Koca, Yabancı
- Perhiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, Oruç
- Demirhindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasis, Pinti
- Daz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dazlak
- Sismometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Kırpma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Ziyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
- Yazı Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Kaldırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kriko
- Kuluçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurk, Kurk
- Yazılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nominal; Mukadder
- Coşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galeyan
- Doz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Miktar
- Öğütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat Etmek
- Softalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık
- Gerçeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Gerçek, Hakikat
- Ayna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözgü, Mirat, Yansıtaç, Güzgü
- Sancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- İcmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Zevce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı, Hatun
- Tahrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Kışkırtmak, Körüklemek
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- Epope kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Muhip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seven, Dost
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
- Tanin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
- Fırtına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü